Dünyadan Öyküler

Balkanlar Gezi Yazısı

5 ülke 15 şehir olarak gerçekleştirdiğim Balkanlar seyahati için yazdığım gezi yazısı. İyi okumalar.

Evimde olmaktansa, yolda olmak daha çok huzur veriyor bana; şartları zorlamak, kendi sınırlarımı keşfetmek, o sınırları biraz daha yukarıya çekmek. düzgün bir yoldan yürümektense bir patikadan gitmekten, güneşli bir gündense karlı soğuk bir günden zevk alıyorum. bu tarz hisleri yaşayabilmek, yoldaki özgürlüğü hissedebilmek için az bir para, ağır bir sırt çantası ve bir fotoğraf makinesi ile düştüm yollara.

bosna hersek gezisi

Fazlaca bir plan yapmamıştım, zaten final sınavları yüzünden plan yapacak zaman da bulamadım. sadece kabataslak rotamı çizdim ve couchsurfing’den ilk gideceğim şehirler için hostlarımı buldum. gittikten sonra genellikle couchsurfing ile konakladım ama yanı sıra hostelde de kaldim, camide de uyudum, börekcide de sabahladım.

Ulaşım olarak öncelikli tercihim trendi ama saati uymuyorsa beklemeyip otostop çektim. lüks araçlar da aldı bizi, yeri geldi traktör römorkunda da seyahat ettik. ama geçirdiğim en iyi seyahat açık arayla sarajevo-mostar treniydi. yeri geldi tepelere tırmanıp bulutların üstüne çıktık, yeri geldi nehirlerin göllerin yanından geçtik. anlatılacak gibi değildi yani o trene binmeniz lazım.

saraybosna mostar treni

Giderken bana bir yer hakkında söylenenlerin çoğunun tam tersi çıktığını gördüm. mesela hakkında denilenlerin aksine kendimi en iyi hissettiğim ülke sırbistan oldu, herkes çok sıcakkanlı ve nazikti. ayrıca arnavutluk’ta otostop zor olur diyorlardı tek kelime ingilizce bilmeyen arnavut bir abi ile birlikte sınırı geçtik ve baya bir yolu beraber gittik. (normalde girişte arnavutluk’a ödenen 15 euro ücreti de böylelikle ödememiş olduk.) sonra bizi arabasına alan 2 arnavut genç, kosova’ya gitmeleri gerekirken bizi tirana kadar bırakıp üstüne arabayla şehir turu attırdılar.

Balkanlar genel olarak türkiye’den ucuzdu. ulaşım ve konaklamadan kıstığım paraları rahat rahat yeme içmeye harcayabildim. hayatımda yemediğim kadar böreği orada yedim. pekara denilen börekçileri tüm balkanlarda bulmak münkün ve acaip ucuzlar. tabi 5 farklı ülke 5 farklı para birimi olunca hesap işlerinde biraz sıkıntı yaşadım ama cebimdeki para tamı tamına yetti. o süre boyunca istanbul’da olsam belki daha fazla harcardım.

mostar köprüsü

Balkanlar’dan gelen soğuk hava dalgası gerçekmiş onu anladım. montenegro ve arnavutluk dışında diğer yerler aşırı soğuktu. neyse ki hazırlıklıydım içlikler, boyunluklar derken dışarıda yattığımız geceler dışında pek üşümedim.

Bosna-hersek’e mostar’ı görmek için gitmek istiyordum. aslında gezi boyunca en çok görmek istediğim yer orasıydı ve görünce ciddi anlamda etkilendim. mostar harika bir şehir ve çok farklı bir havası var. ama saraybosna’ya pek ısınamadım, oradayken kendimi türkiye’de gibi hissettim ve pek ilgi çekici gelmedi.

vrelo bosne

Montenegro’nun 3 şehrine gidebildim ve üçünü de genel olarak beğendim. denizi çok güzel ve harika sahilleri var. kış mevsimi olmasına rağmen sıcaktı, yazın orayı düşünemiyorum.

15 gün o kadar hızlı geçti ki fotoğraf çekmeye pek zaman ayıramadım. ama az da olsa bir şeyler çektim. bir kısmını buraya yüklüyorum. düzenledikçe yüklemeye devam edeceğim.

Gezdiğim yerler arasında gitmeyi düşündüğünüz bir yer varsa yardımcı olabilirim. gezerken çoğu şeyin kolay yollarını keşfettim. turist görüp kandırmaya çalışanlar olabiliyor, onun için dikkatli olmakta fayda var.

Yaza EXIT festivali için tekrar o taraflarda olacağım. oraları bir de yazın görmek lazım. görüşmek üzere..

Tüm fotoğraflarımı Instagram’dan  @mucahitmuglu takip edebilirsiniz.

Yazar Hakkında

Yol Öyküleri

1 Yorum

  • Öncelikle merhaba.Boat ınternational özel sayısındaki röportajınızı çok ilham verici bulduğumu söyleyebilirim . Peki hiç yurt dışına çıkmamış biri olarak soruyorum ilk yurt dışı seyahati sizce turla mı olmalı yoksa yine akışına bırakmak mantıklı bir seçim mi ? Türkiye’de akışına bırakmak çok daha güzel fakat ilk defa tanımadığı bilmediği kültürlere gidecek olan biri için korku olmuyor değil .

Yorum Bırak